Ölüm arifesine girdi denilen adam
Gökler kızıllaşırken, kararırken bir akşam
Yelesini kabartıp ihtişamla gerindi;
Bu uykudan uyanış tarih kadar derindi.
Etrafında ağ kuran örümceklere baktı,
Hiddetli gözlerinden kızıl bir şimşek aktı.
Mağrur başı uzandı, titredi gür ye’esi,
Kâinata gükredi fırtınalı, hür sesi.
Bîr hamlesi toprağı ateşlerle boyadı;
Göklere çivilendi onun cihangir adı.
“Hedef” yaptıysa hayret etmeyin “Akdeniz”i,
Kimdir, unuttunuz mu dünkü efendinizi
Aslını sorarsanız bîr aşiret oğludur;
Yiğit bir hanedandan, şerefli, ak tuğludur.
Kahramanlıkla geçmiş uzun bîr tarihi var,
Ecdadının gür sesi bütün cihanı tutar…
Ak, kızıl tuğlarıyla kâinata at salan;
Her akında beş on taç, yüzlerce dîyar alan,
Adını palasıyla her devlete tanıtmış,
Atını saldırarak cihana kan akıtmış
Cihangirler oğludur… Tanır hep büyük, küçük;
Hey garplı duymadın mı? bu genç Türk oğludur Türk!.
Kaynak:
Dâniş Remzi, Atsız Mecmua, Yıl: 1, Sayı: 4, Sahibi ve Müdürü: H. Nihâl, 15 Ağustos 1931, s. 3
Yorumlar