1884 yılında İzmir’de doğdu. 1903’te Topçu Harbiye’sini, 1906’da Erkân-ı Harbiye’yi bitirdi. İkinci Meşrutiyet öncesinde İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne katıldı. 23 Temmuz 1908’de Meşrutiyet’in ilanından sonra Ahmet İzzet Paşa’nın maiyetinde kurmay subay olarak Yemen’e gitti. Daha sonra Balkan ve 1. Dünya Savaşları’na katıldı. Kurtuluş Savaşı ‘nın başlamasından sonra Anadolu’ ya geçti. TBMM’nin kuruluş çalışmalarına katıldı. 25 Ekim 1920’de Garp Cephesi Kumandanlığı’na atandı. Çerkez Ethem’i tasfiye etti. I. ve II. İnönü Savaşları’nda TBMM kuvvetlerine kumanda etti.
3 Ekim 1922’de Mudanya’da başlayan mütareke görüşmelerine Türk temsilcisi olarak katıldı. Mütarekenin imzalanmasından sonra Lozan Barış görüşmelerinde Türkiye’yi temsil etti.
29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilanından sonra Cumhurbaşkanı olan Mustafa Kemal tarafından başbakanlığa atandı. Bu görevinden 1924 yılında ayrıldı. Yerine atanan Fethi Okyar’ın 3 Mart 1925’te istifa etmesinden sonra ikinci kez başbakanlığa atandı ve 1937 ‘de Atatürk’ ün isteğiyle bu görevinden çekildi.
10 Kasım 1938’de Atatürk’ün ölümüyle boşalan Cumhurbaşkanlığı makamına 11 Kasım 1938’de seçildi. 1939 yılında patlayan II. Dünya Savaşı’nda tarafsız bir dış politika izleyerek savaşı sınırlarımızın dışında tutmayı başardı. Ülke içinde otoriter ve tek partiye dayanan bir politika izledi.
1945 yılından itibaren aşamalı olarak çok partili demokrasiye geçiş sürecini başlattı. 1946-1950 yılları arasında DP ve CHP arasında çıkan anlaşmazlıklarda hakemlik yaptı.
1950’de Demokrat Parti’nin seçimleri kazanmasıyla 1960’a dek CHP Genel Başkanı olarak muhalefet görevi yaptı. DP iktidarının 27 Mayıs 1960 hareketiyle devrilmesinden sonra seçimlerin yapıldığı 1961 yılından 1965’e dek çeşitli koalisyon hükümetlerine başkanlık etti. 1964 seçimlerinde AP’nin iktidar olmasından sonra İnönü tekrar muhalefete geçti.
Bu dönem CHP içinde “Ortanın Solu” politikası üzerinde başlayan tartışmalarda, partinin bir kanadınca CHP’yi sola kaydırmakla, diğer kanat tarafından da bizzat formüle ettiği Ortanın Solu politikasını yeterince açık biçimde onaya koymamakla suçlandı.
1969 seçimlerine kadar bu iki kanat arasında bir denge kurmaya çalışan İnönü, 1971 yılında Genel Sekreter Bülent Ecevit’le anlaşmazlığa düştü. 8 Mayıs 1972’de toplantıya çağırdığı Olağanüstü Kurultay’da Bülent Ecevit’in Genel Başkan seçilmesinden sonra 4 Kasım 1972’de CHP’den, 14 Kasım 1972’de de milletvekilliğinden istifa etti. 16 Kasım 1972’de tabii senatör olarak Cumhuriyet Senatosu’na girdi ve 25 Aralık 1973’te öldü. Anıtkabir’de kendisi için hazırlanan yere gömüldü.