0

İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen özre uğratan olay iş kazası olarak tanımlanmaktadır.[1] Türkiye’deki çalışma hayatında iş kazalarını önlemek, hatta zararlı etkilerini azaltmak için, tüm olasılıkları iyice araştırmak, nedenlerini ve sonuçlarını belirlemek, ardından bunların önlenmesi ve kontrolü için etkili araçların oluşturulması[2] çok geç tarihlere tesadüf eder. Bu sebeple Türk çalışma hayatı iş kazalarıyla doludur. Bahse konu kaza örneklerine -kronolojik sınır dahilinde- tahta biçerken sağ elini makineye kaptırmış ve parmakları ezilen Cibali’de Bay Osep (Değirmenci) Fabrikasının 20 yaşlarındaki işçisi Fahri oğlu Kenan ile başlayabiliriz.[3] Dönem gazeteleri incelendiğinde Eyüp Ayvansaray Tel Fabrikasında işçi Cemil elini makineye kaptırdığı esnada kafasına aldığı darbe,[4] Şarkhalı Şirketi’nin Halkapınar Fabrikasında makine dairesindeki kazanı temizleyen işçi İştibli Recep’in elektirik çarpması,[5] Küçükpazar Sabun Fabrikasında çalışan işçi Andon’un karıştırdığı sabun kazanına düşmesi,[6] tıpkı Andon gibi Tahtakale’de Hiristo’nun Soda Fabrikasında çalışan işçi Azon’un kaynamakta olan soda kazanına su koyarken kazanın içine düşmesi sonucu hayatını kaybettiği görülmektedir.[7] Tespit edilen iş kazaları arasında bir diğer örnek Kağıthane’de Karaağaç Caddesinde Şakir Fabrikasında işçi Kadri’nin -makinede sacları kıvırmakta iken- sol el parmaklarının kesilmesidir. Kadri’nin tedavisi Şişli Bulga Hastahanesinde yapılmıştır.[8] Yine Yün Mensucat Fabrikasında tezgahlarda çalışan ve adı bilinmeyen bir işçi elini makineye kaptırmış ve parmakları kopmuştur. Yaralı işçi hastaneye kaldırılmıştır.[9] Özellikle Eyüp Lastik Fabrikasının bu dönemde iş kazalarıyla sıklıkla anıldığı görülmektedir. Nitekim Eyüp Lastik Fabrikasında 1934 ve 1935 yıllarında toplam 7 iş kazası yaşanmıştır. 17 Mart 1934’te işçi Ziver’i elektirik çarpmış, 14 Nisan 1934’te işçi Mustafa sol elinin parmaklarını, 15 Nisan 1934’te işçi Selim sağ elinin şehadet parmağını, 14 Şubat 1934’te işçi Hulki sağ elinin dört parmağını, 27 Şubat 1935’te işçi Ahmet sağ elinin iki parmağını makineye kaptırmış ; 24 Temmuz 1935’te işçi Kirkor’un ayağına iki ton demir düşmüş, 10 Eylül 1935’te işçi Ali Cemil sol elinin parmaklarını makineye kaptırmış ve sakat kalmıştır.[10]

Tablo 1. Fabrikalarda Yaşanan Muhtelif İş Kazaları

İşçi Çalıştığı Fabrika Meydana Gelen Kaza
Rifat Büyükdere Kibrit Fabrikası Sağ elinin parmaklarını makineye kaptırma[11]
Artin Narlıyan Teneke Fabrikası Sağ elini makineye kaptırma (üç parmağı kesilmiştir)[12]
İbrahim Beykoz Deri Fabrikası Sağ elini makineye kaptırma[13]
Orhan Yahya’nın Makarna Fabrikası Sol elini makineye kaptırma[14]
Salahaddin Şirket-i Hayriye’nin Fabrikası Ayağına araba vapuruna ait demir kapağın düşmesi[15]
Kamil Karabük Fabrikaları Vinç makinesinin üstüne devrilmesi (sağ ayağında kırıklar)[16]
İsmail Emin’in Kereste Fabrikasi (Cibali’de) Sol elini makineye kaptırma (parmakları tamamen kesilmiştir)[17]
Kazım Abdullah’ın Fabrikası (Fener’de) Sağ elini makineye kaptırma[18]
Kadife Çözgü Kurtuluş Mensucat Sağ kolunu makineye kaptırma[19]
Hüseyin Adana Milli Mensucat Düşme sonucu ölüm (dört metre yüksekliğindeki duvardan)[20]

 

Örneklere devam edildiğinde Eyüp Bahariye Kontrplak Fabrikası işçisi Hüseyin’in kütük pişirme kazanına düştüğü ve ayaklarının yandığı karşımıza çıkmaktadır. Hüseyin tedavisi için Etfal Hastanesine,[21] elini makineye kaptıran Ayvansaray Civata Fabrikasında çalışan bir işçi Balat Hastanesine, Bakırköy Bez Fabrikasında bobin makinesine parmağını kaptıran ve parmağı kesilen Hasibe, Zeytinburnu Askeri Hastanesine kaldırılmıştır.[22] Menemen’in Seryek köyünde İzmirli Ali Un Fabrikasında çalışan 33 yaşındaki işçi Seyid Ali, tamir ettiği makinenin kayışını yerine takmaya çalışırken kendini makineye kaptırmış ve iki kolu ile çenesi kırılmıştır. Seyid Ali aldığı yaraların tesiriyle iki saat içerisinde ölmüştür.[23] Bakırköy Bez Fabrikasında çalışan işçi Satılmış sağ kolunu makineye kaptırmış ve kolu tamamen ezilmiştir. Beyazıt Çadırcılar Caddesinde bulunan Vahan Mobilya Fabrikasında ise 17 yaşındaki çırak Şükrü makineye orta parmağını kaptırmak suretiyle yaralanmıştır.[24] Şişli Hanımoğlu Döküm Fabrikasında işçi Hulusi, puta ile erimiş demiri naklederken puta devrilmiş ve Hulusi’nin ayağı erimiş demirin altında yanmıştır.[25] İzmit Kağıt Fabrikasında çalışan işçi Osman Çavuş makinesine sıkışan fazla kağıt parçalarını çıkarmak isterken makinenin kayışı elbisesine takılmış ve kafasının makineye çarpması sonucu hayatını kaybetmiştir. İzmit Kağıt Fabrikasında birkaç ay evvel de benzer bir kazanın yaşandığı bilinmektedir.[26]  1936 yılının son günlerinde Fındıklı’da Emaye Fabrikasında çalışan işçi Sivaslı Hüseyin (Tophane’de Yamalı Hamam arkasında 2 numaralı evde oturmaktadır) fabrikada çalışırken boynunu makineye kaptırmış, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmıştır.[27]

Kaynakça:

[1] İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, Kanun no. 6331. Resmi Gazete, Sayı : 28339, 30 Haziran 2012.

[2] Bianca Vasconcelos-Béda Barkokébas Junior, “The causes of work place accidents and their relation to construction equipment design”, Procedia Manufacturing, no. 3, 2015, pp. 4392-4399.

[3] “Dün İki Feci Kaza Oldu”, Milliyet, no. 3203, 9 Ocak 1935, s. 3.

[4] “Tel Fabrikasında Kaza”, Haber, no. 1081, 11 Ocak 1935, s. 6.

[5] “İşçinin Ölümü Hakkında Tahkikata Başlandı”, Yeni Asır, no. 8853, 21 Ocak 1935, s. 2.

[6] “Feci Bir Kaza”, Milliyet, no. 3258, 5 Mart 1935, s. 3.

[7] “Bir Amele Kaynar Kazana Düşüp Öldü”, Zaman, no. 256, 5 Mart 1935, s. 3.

[8] “Bir Amelenin Parmakları Kesildi”, Zaman, no. 319, 10 Mayıs 1935, s. 4.

[9] “Parmağı Koptu”, Ulusal Birlik (İzmir), no. 431, 10 Temmuz 1935, s. 4.

[10] “Lastik Fabrikasında Tahkikata Başlandı”, Tan, no. 3448, 14 Eylül 1935, s. 2.

[11] “Kibrit Fabrikasında Bir Kaza Oldu”, Cumhuriyet, no. 4546, 8 Ocak 1937, s. 5.

[12] “İş Kazası”, Haber, no. 1838, 28 Şubat 1937, s. 2.

[13] “Bir Amele Elini Makineye Kaptırdı”, Son Posta, no. 2452, 30 Mayıs 1937, s. 4.

[14] “İş Başında Üç Kaza”, Haber, no. 1931, 1 Haziran 1937, s. 2.

[15] “İş Başında Üç Kaza”, Haber, no. 1931, 1 Haziran 1937, s. 2.

[16] “Karabük Fabrikasında Bir Kaza”, Cumhuriyet, no. 4709, 23 Haziran 1937, s. 6.

[17] “Bir Kereste Fabrikasında Kaza”, Cumhuriyet, no. 4745, 29 Temmuz 1937, s. 5.

[18] “Kazaya Uğrayanlar”, Son Posta, no. 2633, 27 Kasım 1937, s. 6.

[19] “Kazaya Uğrayanlar”, Son Posta, no. 2633, 27 Kasım 1937, s. 6.

[20] “Bir Amele Çalışırken Düşerek Öldü”, Ulus, no. 5880, 12 Aralık 1937, s. 6.

[21] “Bir Kaza”, Kurun, no. 484, 1 Nisan 1936, s. 4.

[22] “İki Amele Yaralandı”, Cumhuriyet, no. 4277, 12 Nisan 1936, s. 9.

[23] “Bir İşçi Kendini Makineye Kaptırarak Öldü”, Yeni Asır, no. 9226, 26 Nisan 1936, s. 2.

[24] “İki Kaza Iki Amele Yaralandı”, Haber, no. 1671, 9 Eylül 1936, s. 3.

[25] “Erimiş Demirle”, Haber, no. 1717, 25 Ekim 1936, s. 3.

[26] “Kağıt Fabrikasında Bir İşçi Feci Şekilde Öldü”, Haber, no. 1735, 13 Kasım 1936, s. 4.

[27] “Makineye Kapılan Bir İşçi”, Haber, no. 1722, 22 Aralık 1936, s. 6.

Mustafa Koç
1992 yılında Rize'de doğdu. Lise eğitimini Rize Lisesinde tamamladı ve akabinde Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen - Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden 2014 yılında mezun oldu. 2017 yılında ise OMÜSBE Tarih Yüksek Lisans programını "Atatürk Döneminde Müteşebbis Sınıfın Geliştirilmesine Yönelik Tasarruflar" adlı tezi ile bitirdi. Halen İstanbul Üniversitesi Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Anabilim Dalında doktora eğitimine devam etmektedir. İleri derecede İngilizce bilmektedir.

Avrupa’da Tespit Edilen Bir Siyonist ve Filistin’deki Ailesinin Sürgünü – 1917

Önceki yazı

II. Selim’in Kardeşi Merhum Şehzade Mustafa Türbesine Yardımı / 1573

Sonraki yazı

Bu yazılar da ilginizi çekebilir

Yorumlar

Bir yorum yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Daha fazla yazı Atatürk Dönemi