0

Dede Korkut Kitabında kendisine bir bölüm adanan kah­ramandır. Kitapta, mucizevî çocukluğu ve Tepegöz’e kahramanca karşı çıkışı anlatılır. Arız/Aruz’un oğ­ludur. Henüz süt çocuğuyken bir hayvan sürüsünün geçişi esnasında kaybolur. Bir dişi aslan tarafından bulunur ve yabani hayvanlar arasında büyür. Sonra bulunur ve aile­sine geri götürülür. Ancak o, insanlar arasında yaşamak is­temez ve defalarca aslanlara geri döner. Korkut Ata’nın devreye girmesiyle sonunda insan olmaya alışır.

Oğuzların gelenekleriyle ilgili başka bir fragmanın içeri­ğinde (Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi el yazması) adı belirtilmeyen ve “dişi bir aslan tarafından emzirilen bir kah­raman” dan daha bahsedilir. Aynı metinde Urulmuş Han adlı birinin kardeşi olduğu söylenen Basat adı geçmektedir (Kıyan veya Kayan-Busat biçiminde). Bu kişinin Elbrus’ta yedi yıl süren bir sefer yaptığı ve geri dönüşünde de karde­ şinin öcünü alıp Depegöz’ü öldürdüğü yazılır. Destanın bu yorumunda, Dede Korkut Kitabında geçen kahraman adları farklıdır. Dede Korkut’ta canavar tarafından öldürülen kardeşi Kıyan Selçuk’un öcünü almak için Depegöz’e karşı çı­kan Basat’tır. Bıı sapma, muhtemelen birbirini izleyen aynı orijinal metnin farklı yazımlarından kaynaklanmaktadır. Basat adı aynı hiçimde Abu-Bakr Ibn ‘Abdallah ad-Dawadiri’nin (14.yüzyıl) Durar at-tigan wa-gurar tawarib az zaman adlı eserinde geçer. Bu yazar, Oğuzname’de anlatılan ve Oğuzların sözlü aktarılan epik gelenekleriyle bağlantılı olarak Basat’tan bahseder; ancak, Abu-Bakr’ın eserinde Basat’ın aslan ile geçirdiği dönemden bahsedilmez. Aynı yaza­rın muhtemelen Süleyman Ibn-‘Abd-al-Haqq al Pahlawan al-Adarbaygani’den edinerek anlattığı diğer bir destanda ise, efsanevi atası Alp Kara Aslan “Kara Aslan Kahramanı” olan Moğol hükümdarların kökeni hakkında bilgi verilir. Bu kişi Tibetli bir kadın tarafından Karatay Dağları eteğinde (Ay-Ata) dünyaya getirilir. Bir kartal tarafından kaçırı­lır ve sonra bir dişi aslanın inine sokulur, dişi aslan onu ka­bul eder ve erkek yavrusu ile birlikte onu da sütüyle emzi­rerek büyütür. Vatanlarından sürülen Tatarlar, çocuğu bu­lur ve yanlarına alırlar; ona, sülalelerinden genç bir kızı eş yaparlar. Sonra onların başkanları olur ve Moğol hüküm­darlarının hanedanını kurar. Bu destanın soy bilgisine göre, hem Oğuz hem de Cengiz Han aslan tarafından emzirilen hu çocuğun soyundan olmalıdır. Kitab-ı Diyarbakriya (15.yüzyıl) eserinin efsanevi soy bilgisinde yazar Abu-Bakr Tihrani Akkoyunluların atalarından birinin çocukluğundan bahseder. Adını Bisüt Han olarak belirtir; bu kişi topraklarına saldıran Moğollardan kaçan annesi tarafından dünyaya getirilir. Yolunu kaybeden çocuk sonra da yaşlı bir kadın tarafından bulunarak yardım görür ve bir inek tarafmdan emzirilir. Topraklarını tekrar geri alan babası tarafından bulunan çocuğa Bisüt (“sütsüz”: anne sütü emmeden büyüyen çocuk anlamında) adı verilir ki, bu ad bir halk etimolojisi sonucunda Basat’ın değiştirilmiş bir biçimi olarak görülmelidir. Destan, Bisüt Han’ı, Afrasiyab’ın Turan ülkesinde hüküm sürdüğü sırada, dünyanın yara­dılışından sonraki 39. kuşağa, yani Musa Peygamber döne mine tarihlendirmektedir. Sonuç olarak, Mısırlı kronikçiler tarafmdan anlatılan Cengiz Han’ın ataları ile ilgili destanın bu yorumu, Oğuzların Basat’a dayanan kahramanlık şiirini birbirine bağlamakladır.

Türkçe Tarih

Eski Türk hayat düzeni

Önceki yazı

Türk efsane ve destanlarında çoban

Sonraki yazı

Bu yazılar da ilginizi çekebilir

Yorumlar

Bir yorum yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Daha fazla yazı Tarih